28 Aralık 2007 Cuma

150-162

VE NİHAYET İLK NÖBET.VE İLK SÜRTÜŞME

Daha önceleri Cemalle münakaşa eden Sevgi hanımın nöbeti ayın 24 üne rast geliyordu ve o gün Cemalle nöbetçi idi oysa Hiç bir şekilde onunla tutmak istemediğinden. Kemale nöbetini değiştirmesini rica etmişti.Bu yüzden. Kemal 25 mayıstaki nöbetini 24.Mayıs.Çarşamba günü. Cemalle değiştirip gelmişti ama, bu pek o kadar kolay olmamıştı. Son günlerde Her kez nöbet değiştirmek istediği için Merkez artık bu işi sıkı tutuyordu.Ve kolay kolayda bu değişikliklere izin vermek istemiyordu. Nitekim,aynı günlerde Handan hanımda Kendi nöbetini Dr Hıdır ile değiştirmek istiyordu ama izin vermemişlerdi . Oysa, değiştirmek istediği nöbet, Kemalin daha önceki nöbet gününe rast geliyordu.Yani bir bakıma hangi sebeb için olursa olsun değiştirmek istediği nöbet Göya varlığından rahatsızlık duyduğu kemalle tutmak zorunda olacağı nöbetti.Böyle bir şeyi bilmiyor olmasıda mümkün değildi çünki Nöbet listeleri Duvarda bir aylık çizelge halinde asılı duruyordu.Kimbilir hangi gerekçesi vardıki değiştirmek istemişti.ama olmamıştı Eğer içindeki bastıramadığı duyguların baskısı ile Kemalle birlikte olmak istediyse,O istemeden bu isteği geçekleşmişti işte ve Kemalde, bu gün onunla birlikte idi.Ve dört sene süren rüya nihayet gerçek olmuştu.İşte Yirmidört saat birlikte idiler .Kemal ertesi gününün çok iyi geçmesi için geceden saatlerce dua etmişti.Eğer doktor hanım fırsat verirse söyleyecek çok şeyi vardı.Belki gereksiz yere süren dargınlıkları bitireceklerdi.Kendini ona karşı aklama fırsatı bulacaktı.İçinden bir his handan hanımın bağlı oldukları Teşkilatta, görevinin çok uzun sürmeyeceğini ve en yakın bir zamanda bir daha sonsuza kadar onu göremeyeceğini,söyleyip duruyordu.Bu yüzden onunla dargın olmak dargın ayrılmak istemiyordu.Sabah geldiğin de Telsiz odasında Doktor Handan hanım,ve Sevgi hanım vardı.ve annesinin vefatı dolayısiyle Yirmi gündür raporlu olan sevgi hanım bugün dönmüş iş başı yapmıştı.Ondan evvelde on gündür Kemalle nöbetleri denk düşmemişti. Yani iki arkadaş tam bir ay sonra karşılaşıyor olacaklardı Koridorda Kemalin geldiğini gören sevgi hanım kapıya kadar çıkıp Kemali en sıcak bir şekilde karşıladı . Tokalaşıp hal hatır sordular ve birlikte içeri girdiler . Handan hanım biraz sinirli biraz gergin gibiydi. Üstünde durmadı ama onu böyle görünce canı sıkıldı. Çünki, geçmişte hep güler yüzlü olarak görmeğe alıştığı için onu böyle görünce elinde olmadan üzüldü. Üzerinde durma mağa çalıştı. Belkide,kendince bir sebebi vardı. Belkide sebeb Sevgi hanımdı onların birbirlerini bu kadar sıcak karşılamalarına bozulmuşta olabilirdi.Kemal nezaketen selam verdi.

-Günaydın
-Günaydın Kemal bey
-Nasılsınız,Doktor hanım
-Teşekkürler siz nasılsınız
-Sağolun bende iyiyim.Demek bu gün birlikte nöbetçiyiz
-Ben sizin bu gün nöbetçi olduğunuzu bilmiyordum

Başını çevip duvardaki nöbet çizelgesine baktı. Kemal içinden güldü.Handan hanım,daha önce o çizelgeye kimbilir kaç kere bakmıştı.Şimdi bilmezden gelmeyi uygun görüyordu.

-Kemal bey,listede yarın nöbetçi görünüyorsunuz.Siz nasıl değiştirdiniz.
-Özel bir durum söz konusu,Söyleyemem.
-Canım,sizin özel durumunuz size kalsın ben nasıl değiştirdiğinizi merak ettim. Bende,nöbetimi değiştirmek istemiştim ama izin vermediler.o yüzden merak ettim
-Bizim Mahmuta rica ettim. O’da merkeze emir verdi hemen değiştirdiler
-Hangi Mahmut’muş bu
-Mahmut’mu..Haa,o’mu...eskibir arkadaşım olur Kendileri Hani şu bizim merkez Genel Müdürü Mahmut canım .

Kemal espri yapıyordu ama Handan hanım, kemalin espirisini dinleyecek halde değildi. sinirli bir şekilde

-Ayy,Tamam tamam Anladık kemal bey.Sizinlede hiç bir şey konuşulmuyor

Oysa Kemal gerçeği handan hanıma söyleyemezdi.Handan hanıma izin vermeyen, Ambulans ekipler amiri, Fergen hanımdı.Ama, aynı zamandada Handan hanımın fakülteden arkadaşı idi ,ikisi arasında bir kırgınlık olmaması için bunu sakladı. Kemal üç gün evvel Fergen hanıma :

“Fergen hanım , biliyorsunuz ben eşimden ayrıyım , galiba bu günlerde’de barışmamız söz konusu gibi. Kendisi ile buluşup yemeğe çıkacağız.Ama o buluşma gününün illede pazar olması için çok ısrar etti.Oysa, ben pazar günü nöbetçiyim.Değişikliklere izin vermedeğinizi biliyorum. Bu yüzden sizden bir ayrıcalık istirham ediyorum acaba bu nöbetimi.değiştirmeme müsaade edermisiniz .Eğer bu dileğimi gerçekleştirirseniz size minettar kalırım.”

Kemal,Fergen hanımın’da her kadın gibi Böylesine romantik bir bahaneye hayır diyemeyeceğini , çok iyi biliyordu.Ve fergen hanımda,Bu değişikliğe kimseye söylememesi koşulu ile izin vermişti. Halbuki Kemal , Eşini görmeyeli neredeyse Bir seneye yakın bir zaman olmuştu.Bir sene evvel bir daha görüşmemek üzere ebediyyen yollarını ayırmışlardı.Ama gerçeği kimsenin bilmesine gerek yoktu. Handan hanımla birlikte olabilmek için hayatının sayılı yalanlarından birini söylemek zorunda kalmıştı. oysa genelde Hiç yalan konuşmayan Kemal yalan söylemek zorunda kalmıştı.Handan Hanım hızını alamamıştı

-Kemal bey size daha önce söylemiştim,Nöbetlerinizi neden benimki ile denk düşürüyorsunuzki.
-O Sizin fikriniz, Ben sizinle birlikte olmak için nöbet filan değiştirmedim. Sevgi hanım Cemalle tutmak istemediği için değiştirdim. sizin için değil.
-Kemal bey doğru söylüyor Doktor hanım. Ben rica etmiştim değiştirsin diye

Kemal bir an için,”Peki benim bir gerekçem vardı değiştirdim.Peki siz benimle nöbet tutmak istemediğinizi söylediğiniz halde.Neden, benim nöbetimle aynı güne rast gelecek bir şekilde değiştirmeğe uğraşttınız. Sizin ne gibi bir gerekçeniz vardı” Diyecekti ama bundan hemen vaz geçti. Onu kırmak, kızdırmak istemedi.İş yerinde kemalin her şeyden haberi oluyordu.Çünki kemalin kuşları bunuda haber vermişlerdi. Sevgi hanımın deminki müdahalesinden sonra Doktor hanımın söyleyecek bir şeyi kalmamıştı. İkisini yalnız bırakıp odadan çıkıp gitti ve odasına kapandı. Handan hanım gittikten sonra, İki arkadaş Koyu bir sohbetin içine girdiler Ve bir daha saat on yediye kadarda Handan hanımın yüzünü görmediler. Handan hanım öğlen yemeğine bile inmemişti. Yine harıl harıl bir şeylerin dersine çalışıyordu.Bunun ne olduğunu daha sonra öğrenecekti .Saat on yediye doğru Görev çıktığında odasında oturuyordu. sevgi hanım Gelip haber verdi. Doktor hanım çoktan kapı önüne çıkmış kemalin gelmesini bekliyordu. telaşlı bir hali vardı,bir an evvel yola çıkmak için acele ettiği her halinden beliydi. o ne kadar teleş ediyorsa, kemalde bir o kadar ağırdan alıyordu.Çünki yıllardır bu tür şeylere alışmıştı soğuk kanlı olması gerektiğini biliyordu.

-Lütfen kemal bey biraz çabuk olurmusunuz
-Tamam geliyorum doktor hanım telaş etmeğe gerek yok

Araca bindiler ve çalıştırıp daha yola bile çıkmadan Doktor handan hanım hemen sirenleri çaldırmağa başladı. oysa kalabalık trafiği açmak için kullanmaları gerektiğini kemalde onun kadar biliyordu,Ve şu anda henüz trafiğin içine girmemişlerdi bile.Uzandı sireni kapattı.On metre gitmemişlerdiki,Doktor hanım yine sirenleri açtı.Yol bomboştu.Boş yolda Siren çalmanın bir gereği yoktu. Kemal biraz sonra yine sirenleri kapattı. Handan hanım akabinde sirenleri yine açmıştı

-Kemal bey lütfen işinize bakarmısınız. sirenlerle oynayıp durmayın.

Kemal hiç cevap vermedi ilk defa Handan hanım bu kadar üst perdeden bağırarak kemali azarlamıştı.Birden yüzüne bir alev hücum etti.Sanki,bütün vücudu,ateşler içinde yanıyor gibiydi.Cevap verip, vermemek arasında kararsız kaldı. Sustu şu anda konuşmuş olsa hiçte alttan alacak halde değildi . En az onun kadar sinirli biriydi.Ve her an ağzından telafisi mümkün olmayacak bir söz çıkabilirdi . Yüreğini, sanki kızgın bir demirle dağlıyorlarmış gibi hissediyordu .O anda gidiyordu ama yolu filan gördüğü yoktu.Aracı alışılmış reflekslerle kullanıyordu.On dakika sonra hastaya ulaşıp ilk müdahale yapıldıktan sonra geri dönüşlerinde aracın içinde çıt çıkmıyordu. Handan hanım sakinleşmiş olacaktıki Kemalin gönlünü almış olmak için

-Kemal bey bana kızdığınızı biliyorum ama biliyorsunuz ben araç kullanıyorum.Sirenin nerde açılıp nerde kapanacağını sizden daha iyi bilirim. Eğer açmazsak yol vermezler

Kemal cevap vermedi onunda sinirleri yatışmıştı.Handan hanım ben araç kullanıyorum demesi ile birden gevşedi. Gülüp cevap vermemek için kendini zor tuttu.”İçinden, siz araç kullanıyorsunuzda biz trenmi kullanıyoruz diyecekti” ama vaz geçti.Oysa,Handan hanımdan çok daha uzun süredir yapıyordu bu işi.Üstelik çalışmış olduğu iş yerinde,onun kadar seri araç kullanan ve sirenleri ne zaman açıp ne zaman kapatması gerektiğini ondan daha iyi bilen yoktu. Cevap vermedi.Sevgi hanım ise araca bindiği andan beri tek kelime etmemişti.suskun bir şekilde onların gizli kavgalarını izliyordu.Az sonra Binadan içeri girdiler Handan hanım salondaki televizyonun başına geçip oturdu Sevgi hanım ile Kemal telsiz odasında sohbete dalmışlardı.

-Gördün değilmi Sevgi hanım bana lüzumsuz yere bağırdı. Çok gücüme gitti.Bunu bu güne kadar ilk defa yaptı.
-Olsun o da çok gergin, üstünde durma,Hem kalbinde bir kötülük yok.
-Kalbinde bir kötülük yokta benim kalbimi kırmağa hakkı varmıydı.Ya bende ona cevap vermiş olsaydım.Sen benim nasıl biri olduğumu biliyorsun.Ben öyle laf altında kalacak biri değilim
-İyiki öyle bir şey yapmadın
-Neden böyle davrandıki
-Vardır bir sebebi, belkide senden intikam alıyordur.
-İyide ben ona intikam alması gereken bir şey yapmadımki
-orasını bilemem

Konuşurlarken birer sigara yaktılar kül tablasına bakındı yoktu. salonda Televizyonun üstünde duruyordu. Kalktı almak için salona gitti.Handan hanımdan yana hiç bakma mıştı .Onun seslenmesi ile başını çevirdi

-Kemal bey,Bana kızdınız değilmi.
-Aman efendim,Siz bizim amirimizsiniz.Size kızmak ne haddimize
-Lütfen böyle kinayeli konuşmayın. Bakın geçen günü,arabamla giderken arkamda bir anbulans varmış sirenlerini devamlı çalmadığı için onu duymamıştım ve çok geç yol verdim .
-Bittimi doktor hanım. müsaadenizle

Kemal içerki odaya doğru yürüyorduki

-Kemal bey hem sanırım siz hak ettiniz.

Kemal birden şaşırmıştı

-Neden Doktor hanım
-Siz Hıdır beye hakkımızda neler konuştunuz söylermisin . Hıdır bey kimki gelip bana bazı şeyler sormağa kalkıyor.
-Ben hıdırla bir şey konuşmadım
-Konuşmadında o neden benimle seni konuşmağa kalktı.

Ne cevap vereceğini bilemedi. Dr Hıdır acaba ,Kendi hakkında ne konuşmuş olabilirdiki.Sevgi hanımın dediği çıkmıştı.Evet,Handan hanımın intikam almağa çalıştığı belli idi . Kemali haşlamıştı ama o bunları hak etmemiş tiki .Daha fazla konuşmağa gerek görmeden Doktor hanımın yanından ayrılıp sevgi hanımın yanına geldi.

-Haklıymışsın.Siren bahane imiş Dr hıdır benim hakkımda konuşmuş.
-Boş ver üstünde durma.

Aradan yirmi dakika kadar geçti. iki arkadaş sohbet ediyorlardı. yanlarına Handan hanımda geldi.Sevgi hanımın yanına oturdu.Kemalin kalbini kırdığının farkında idi ve onun gönlünü nasıl alacağını bilemiyordu . Bu sefer saldırı sırası Kemaldeydi

-Doktor hanım hoş geldiniz.Siz bizim yanımızda otururmuy dunuz. Bu şerefi neye borçluyuz acaba

Sevgi hanım müdahele etti,

-Lütfen Kemal bey Doktor hanımı geldiğine pişman etme.
-Bırakın Sevgi hanım. konuşsun Kemal bey,İçindekileri döksün.Bakalım başka neler söyleyecek
-Bir şeymi söylemem gerekiyor.Ben söyleyeceğimi zaten söyledim.siz kariyer sahibi bir insansınız bizim gibi personelle oturup konuşacağınız bir şey olamazki.

Sevgihanım.

-Kemal bey lütfen

Handan hanım kemalin söylediklerine hiç bir tepki vermemişti onun konuşmasını dinliyordu.

-Söylemek istediğiniz ,başka bir şey varmıydı Kemal bey
-Evet var.İnsanlara tepeden bakıyorsunuz.insanları mevki sine göre seçiyorsunuz. Kendinizi çok önemsiyorsunuz
- Benmi kendimi önemsiyorum.Benmi insanları kariyerle rine göre ayırıyorum. Bunu sizmi söylüyorsunuz kemal bey
-Yalanmı Doktor hanım.Hadi beni boş verin Sevgi hanım hem cinsiniz olduğu halde.Kaç aydır birliktesiniz.Onunla bile bir dostluğunuz yok.Kaç kere oturup sohbet ettinizki.
-Bir konuda haklısınız.Sevgi hanımlada doğru dürüst oturup konuşamıyoruz.Bu insanları ayırdığım, küçümsedi ğim anlamına gelmez. Sevgi hanımı önemsemediğim anlamına da gelmez. aksine Sevgi hanımı çokta seviyo rum.Ama ben yalnızlığıda seviyorum .Kendi iç dünyamda yaşıyorum.Bir kaç özel dostum dışında kimseyle görüşme diğim doğru.Tabii’ki, konuşurken insanları seçiyorum. ama bu onları küçümsediğim için değil.Ben insanları ,asla kariyerlerine göre ayırmam.İnsanlıklarına,ve nezaketlerine göre değerlendiririm.Buda aklı başında herkezin yaptığı bir şey öyle değilmi.
-Pekala dediğiniz gibi olsun ve siz kendinizi bundan sonrada kandırmağa devam edin.

Kemalin konuşacak başka bir şeyi kalmamıştı. yerinden kalkıp odasına gidecektiki.Handan hanım

-Bakın geçenlerde cebime mesaj çektiniz.Çizmeyi aştığı nızın farkındamısınız. Gerçi bende size karşı çizmeyi aştım ama bir daha olmasın lütfen .
-Demek mesaj çekmemden rahatsız oldunuz öylemi
-Evet rahatsız oldum
-Allah aşkına Doktor hanım.Ben size,O mesajı çekeli neredeyse sekiz ay oldu ve bunu şimdi söylüyorsunuz. madem rahatsız olmuştunuz.Açardınız bir telefon beni ikaz ederdiniz. Kemal bey,bir daha bana Mesaj çekmenizi istemiyorum bundan rahatsızlık duyuyorum derdiniz.
-Sizi kırmak istemedim
-Demek,beni kırmak istemediniz öylemi. Peki şimdi yaptığınız nedir söylesenize.Şimdi Kırmadınızmı,Aksine param parça ettiniz. Ve sizin yeni yılınızı,Bayramanızı kutladığım için rahatsızlık duydunuz. Ve bunlar içinde çizmeyi aştım öylemi.Teşekkür ederim...... iyi geceler,

Kemal sinirle orayı terk edip kendi odasına geçti.Handan hanım onu bir kere daha kırmış.Bir kere daha aşağılamıştı. Bu kız kendini ne sanıyordu böyle. Çizmeyi aşmış,mış...... Kendinin bir kadın, Kemalinde bir erkek olduğunu unutmuş gürünüyordu.Onunla dostluğunu başlatan kendisi değildiki, demekki artık sıkılmıştı. Yada Kemal ona çok fazla değer verdiğini belli edince bu ilgi onun başını döndürmüş olmalıydı.Şimdi araya mesafe koymağa çalışıyordu . İlişkiyi arkadaşlık konumundan amir memur mesafesine çekmeğe çalışıyordu ama bunun için çok geç kalmıştı. Bir şey nasıl başlarsa öyle giderdi bu saatten sonra onunla memurculuk oynayacak halde değildi.Ve geçmişte çıkarmış olduğu dargınlıklarda hiçte haksız olmadığını bir kez daha anladı.Çizmeyi aşmış olmakla suçlanmıştı.İşte bu lafı hazmedemiyordu.Birden Handan hanımında Kendisi için “Bende Çizmeyi aştım” dediğini hatırladı. Peki o bunu neden söylemiştiki. Bir an için bunun sebebini düşünmeğe çalıştı.Ama buna gerek yoktu.Bu zaten her şeyin üstü kapalı bir izahı değilmiydi.Eğer o bu kadar yakınlık göstermemiş olsaydı Kemal Hiç bir zaman için Handan hanıma İlanı aşk etmek bir yana onunla oturup doğru dürüst konuşmazdı bile Kendini beğenmiş kasıntı insanlardan oldum olası nefret ederdi.Ve bu gün içinde handan hanımdan nefret etmesi için öyle çok sebebi vardıki.Neden onun bu günki yüzünü daha önce görememişti.Nefret etmek istiyordu ama buna muaffak olamıyordu.Dargınları günlerce buyunca oynamış tı.Ama sadece oynamıştı.Gerçekte ona küskün olması mümkün değildi.Saat yirmidörde doğru bir ara lavaboya kadar gitti ,dönüşte Sevgi hanımın kapısının açık olduğun gördü odasında yalnızdı.

-Daha sen yatmadınmı.
-Birazdan yatacağım sende yatmamışsın
-Bende uyuyamadım.Canım çok sıkkın be ablam
-Ne varki canını sıkıyorsun.
-Daha ne olsunki.Neler söylediğini sende duydun
-Haksızmıydı yani
-Hangi konuda,Haddimi aştığım konusundamı ,yoksa onu canımdan çok sevmem konusundamı
-Meselenin o olmadığını sende biliyorsun.
-Peki neymiş mesele
-Kızcağız sanıyorum ortada dolaşan laflardan çok rahatsız ve bunun intikamını alıyor.
-İntikammı alıyor.İyi devam etsin bakalım almaya nereye kadar gidecek bu işin sonu
-Bir yere gideceği yok ,aslında her şey senin açından çok iyi gidiyor
-Güldürme adamı İyi giden bir şey yok görmüyormusun . Beni Aşağılayıp duruyor.
-Sana öyle geliyor bence her şey çok iyi gidiyor.Kimsenin Seni aşağıladığı filanda yok.saçmalıyorsun.
-Yahu birde ben anlayabilsem şu iyi giden şey şeymiş.
-En azından seninle konuşuyor. Bir ara şakalaştınız, sana cevap veriyor. Seni aşağılamış olsa sana böylemi davranır sanıyorsun.
-Ben Pek bir şey anlamadım ama
-Sen zaten doğru dürüst neyi anlıyorsunki
-Birde sen başlama Allah aşkına ,....Hadi sana iyi geceler
- Sanada iyi geceler

Düşünüyordu.Sevgi hanım her şeyin iyi gittiğini söylüyordu ve Kemal’de bundan hala bir şey anlamamıştı sonunda kafasına takmamağa karar verdi.Yatıp uyumaya çalıştı ama kafası arı kovanı gibiydi.Gece yarısı telefonla. Acil bir hasta çıktığı haberi veren merkez.derhal gitmeleri talimatını verdi.Hemşireyi ve Doktoru uyandırdı kapı önüne çıkıp onların hazırlanmasını bekledi.Az sonra onlarda aşağı inmişti.Handan hanımın telaşla indiği belli idi ayağında çorapları bile yoktu. gece bir hayli soğuktu.Ve doktor hanım üzerinede bir şey almamıştı sadece forması vardı.

-Doktor hanım çoraplarınızı giymemişsiniz
-Yanıma aldım Kemal bey yolda giyerim.

Araca bindiler az sonra Handan hanım elleri ile omuzları nı ve göğsünü sıvazlamağa başladı.

-Üşüdün galiba
-Evet biraz .. gece ayaz çıkmış galiba hava soğumuş
-Dur sana Parkemi vereyim
-Yoo Sağol ,geçer şimdi, zahmet etme
-İyi o zaman kaloriferleri yakarım şimdi ısınırsın

Aracın içinde sevgi hanımda vardı ama onun varlığından sanki habersiz gibiydiler.Bu arada Handan hanım çoraplarını giymişti . bir kaç dakika sonra verilen adrese ulaştılar.Solunum zorluğu çeken bir hastayı Okmeydanı sigorta hastanesine sevk etmiş dönüyorlardı.


-İstermisiniz sizi burdan bozacıya götüreyim
-İyi olurdu Kemal bey. Ama bilmemki Handan hanım izin verirmi
-Rica ederim izin mesele değilde.Bu saatte açık olurmuki saat neredeyse üçe geliyor
-Olsun. bildiğim kadarı ile bozacı sabaha kadar açık

Bu sefer Sevgi hanım oyun bozanlık etmeğe başladı

-Boş verin kemal bey ,Handan hanım haklı saat bir hayli geç olmuş.Bu saatte açık olma ihtimali pek zayıf.
-Şimdi saati filan boş verin boza içmek istiyormusunuz istemiyormusunuz.karar verin.

İkisindende cevap gelmeyince Kemal yola devam etti.

-Neye karar verdin Kemal bey (diye sordu Handan hanım)
-İş yerine geri dönüyoruz
-Hani boza içecektik
-Ömür insansın be handan hanım.Çevre yoluna girdik. artık geri dönemeyiz.Geç oldu diyen siz değilmiydiniz.
-Ne bileyim ben gidiyoruz sandım
-Siz söylemeden ben nasıl gidebilirim. aracın amiri sizsiniz
-Kemal bey başlamayın lütfen. İşinize gelince her şeyi bildiğiniz gibi hallediyorsunuz. işinize gelmeyince başka türlü konuşuyorsunuz.
-Aman efendim ne haddimize
-Bu gün ters yola girdiğinizde bana danışmamıştınız ama
-Siz ona ters yolmu diyorsunuz.Alt tarfı üç beş metrelik bir yoldu.Siz dua edinki ben E.5 te ters yola girip gitmedim. Benimle çalışmadığınız nasılda belli oluyor.
-Sevgi hanım biliyormusunuz. Kemal bey beni hem semra hanıma hemde fergen hanıma şikayet etti.
-Aşkolsun Kemal bey.Handan hanıma bunu nasıl yaparsınız
-Yok canım abarttığına bakma.Şikayet filan ettiğim yok. Benzin almağa gitiğimizde.Handan hanımla Semra hanım oturuyorlardı .Handan hanıma artık gitmemiz gerektiğini bildirecektim. Semra hanıma şikayet edip ters yollardan gittiğimi söyleyerek esas o beni şikayet etmişti.Sonra ben yolları şaşırıyormuşum
-İyi ama ben şaka yapmak istemiştim.
-Bende kötü bir şey söylemedimki.sizin aracın içinde her haraketime karıştığınızı ve bu yüzden benimde şaşırdığımı söyledim. Hem bizim gerekirse ters yola girmeğe bile hakkımız var bunu bilmiyormusunuz
-Peki Handan hanım,Kemal bey.Fergen hanıma ne söylediki
-Bir şey söylemedim be ablam!...Fergen hanım bizim odalara almış olduğu yeni koltukları neden öbür servise verdiğimizi sordu.
-Sen ne dedin
-Ne diyecek onlarıda ordan Handan hanım aldırdı dedi..
-Yalanmı Doktor hanım.Siz aldırmadınızmı.Bizim servisten tekrar kendi eski servisinize geçince peşinizden de bizim koltuklar gitmedimi.
-İyide benim bunda suçum ne
-Herkez onları sizin aldırdığınızı söylüyor
-Benim günahımı almışlar
-Gerçi ben onları geri almasını bilirdim ama , neticede yine siz bana darılacaktınız. öyle yada böyle her halükarda sizinle karşı karşıya gelecektik . sizi kırmak istemediğim içinde bir anlamda buna siz sebebsiniz sayılır.
-Kemal bey anlaşılan Biz ne yaparsak yapalım iyi niyetle bile davranmış olsak bizim laflarımız birbirimize batıyor. oysa ben sizinle münakaşa etmek istemiyorum.Lütfen tartışmayalım
-Hayır benimde amacım sizinle tartışmak değilki. hatta bunu bu güne kadar hiç düşünmedim bile siz başladınız beni şikayet ettiniz diye
-Etmedinizmi
-Siz ona şikayet mi diyorsunuz. onlar kimki sizi onlara şikayet edeyim ikiside sizin gibi Doktor.Sizin üstünüzde bir yaptırım yetkileri yokki.Siz şaka yaptınız kabul ettim ama siz benim Neden şikayet değilde şaka yapmak istediğimi anlamak istemiyorsunuz.
-Sizin şakalarınız hep böylemidir
-Şakanın ciddi yapılanı makbuldür.ama ben sizin bu kadar alıngan olduğunuzu bilmiyordum.Söz veriyorum bir daha olmayacak. Yeryüzünde kırmak isteyeceğim en son kişisiniz. Sizi üzgün görmeğe dayanamıyorumki. sizi üzmüş olayım.Sizinle çok iyi bir şekilde bir dostluğumuz başlamıştı ve ben çok mutluydum.İlerde bir gün karşılaştığımızda,o iyi günleri hatırlamak sizi öyle anmak istiyorum.
-Bende öyle Kemal bey. Sizi garajda gördüğümde nasıl yanınıza kadar geldiysem,Yine ilerde bir gün sizi gördüğümde yine konuşmak isterim
-Söz veriyorum.Sizi asla kırmayacağım.

Aracın içinde sohbet ede ede. geldiler.Sanki,iki üç saat evvel Birbirleri ile münakaşa eden iki insan yoktu aracın içinde.Gece boyunca bir daha görev çıkmayınca . Yatıp uyudular. sabah kalktığında ise Handan hanım çoktan gitmişti bile.

İKİNCİ NÖBET-9.Haziran.Cuma.2000

Bu gün Sevgi Hanım yoktu.Canı sıkıldı.Handan hanım ise nöbet izini süresince,Üç günlük bir Bodrum tatili yapıp gelmiş ve o kadar kısa zaman zarfında ise göze çok hoş gelecek kadar tatlı bir şekilde yanmıştı.Zaten güzel bir hanımdı bir o kadar daha güzelleşmişti.Kemal selam verdi ve tatilinin ona iyi gelmiş olduğunu söyledikten sonra gönlünü almak için ufak birde kompliman yapmıştı. onun dışında başka bir şey konuşmadılar.Zaten gün boyu hiç bir görev çıkmamış oda Sevgi hanımın yerine gelen,Sağlık memuru ile bol bol sohbet edip vakit geçirmişti.Gündüz . Birbirlerinin yanına bir metre bile sokulmadılar.Kemal sabah selam verdiğinede pişman olmuştu.Bir ara stresten burnu kıpkırmızı oldu,kapatmak için Handan hanımdan fon dö ten istemişti oda

Hiç yorum yok: